Piyasalardaki dalgalanmalar ve tüketim alışkanlıkları üzerine yaptığı yorumlarla dikkat çeken yatırım danışmanı Mert Başaran, son günlerde gündemde olan iPhone kuyruklarına dair çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Özellikle altın ve gümüş fiyatlarındaki hareketliliğe dikkat çeken Başaran, bu durumun yatırımcılar için ne anlama geldiğini ve tüketim kültüründeki değişimleri analiz etti.
Altın ve Gümüş Fiyatları Üzerine Değerlendirmeler
Mert Başaran, altın fiyatlarının yükselmesiyle birlikte yatırımcıların gümüşe yönelme ihtimalinin arttığını belirtti. Başaran, "Altın aşırı değer kazandığında, akıllı yatırımcılar gümüşe yönelir" diyerek gümüşün potansiyelini vurguladı. Kısa vadede piyasalarda yaşanan dalgalanmaların yatırımcıları temkinli olmaya yönlendirdiğini ifade eden Başaran, uzun vadede altın ve gümüşün portföylerde mutlaka yer alması gerektiğini kaydetti. Belirsizlik dönemlerinde fiziksel varlıklara yönelmenin arttığını da sözlerine ekledi.
Altın-Gümüş Paritesi ve Jeopolitik Belirsizlikler
Başaran, altın-gümüş paritesinin şu anda tarihi zirveye ulaşma çabası içinde olduğunu belirtti. "Parite ucuz kaldığında, yatırımcılar gümüşe yönelir" diyen Başaran, kısa vadeli alım yapmanın risk taşıdığını, çünkü hızla artan fiyatların ardından genellikle uzun süreli yatay dönemlerin geldiğini ifade etti. Ayrıca, jeopolitik belirsizlikler ve enflasyon korkusu gibi faktörlerin, yıl sonuna kadar altın ve gümüş talebini canlı tutabileceğini aktardı.
Döviz Endeksi ve Yerel Piyasalardaki Etkileri
Dolar endeksinin son günlerde dip seviyelerden yatay bir seyir izlediğini belirten Başaran, bu durumun ons fiyatı gerilese bile gram altın üzerinde TL bazında koruyucu bir etki yaratabileceğini ifade etti. "Kısa vadeli kazanç peşinde koşmak yerine, uzun vadeli birikim yapmak daha sağlıklı bir strateji" diyerek yatırımcılara dikkatli olmaları konusunda uyarılarda bulundu.
İphone Kuyrukları ve Tüketim Alışkanlıkları
170 bin TL’ye kadar yükselen iPhone fiyatlarına rağmen oluşan kuyruklar, Mert Başaran'a göre sosyolojik bir durumu yansıtıyor. "Gerçek zenginler bu tür kuyruklarda yer almaz. Kuyruktakilerin çoğu beyaz yakalı gençlerden oluşuyor; mesele ihtiyaç değil, FOMO (kayıp korkusu) ve statü" dedi. Başaran, tüketim kültürü ve gösteriş baskısının tasarruf kararlarını olumsuz etkilediğini vurguladı.
Ev Sertifikası ve Yatırım İmkanları
Ev sertifikası modeli üzerine de konuşan Başaran, bu sistemin kısa vadede hızlı kazanç arayanlara hitap etmediğini, ancak uzun vadede ev sahipliği için erişilebilir bir yol sunduğunu belirtti. "Taksitle, faiz ödemeden, küçük parçalarla evin 'tuğlasını' almak neden kötü olsun?" diyerek bu modelin avantajlarını anlattı. Ayrıca, acil ihtiyaç durumlarında sertifikalardan likidite sağlanabileceğini hatırlattı.
Zihniyet Farklılıkları ve Tasarruf Kültürü
Başaran, başarı hikayelerinin çoğunun yokluktan doğduğunu vurgulayarak gerçek zenginlerin mütevazı ve öğrenmeye açık olduğunu belirtti. "Gösteriş ve hemen kazanma duygusu kalıcı refahın düşmanı" diyerek gençlerin birikim yapma motivasyonuna ihtiyaç duyduğunu ifade etti. "Damlaya damlaya göl olur; bireysel emeklilik ve disiplinli tasarruf geleceği inşa eder" diyerek uzun vadeli tasarrufun önemini vurguladı.